9-26 yaş arası dikkat: HPV aşısını ertelemeyin

HPV Virüsü ve Rahim Ağzı Kanseri Hakkında Dr. Mustafa Doğan’dan Bilgiler

Dr. Mustafa Doğan, dünyada kadınlarda en sık görülen 4’üncü kanser türü olan rahim ağzı kanserinin cinsel yolla bulaşan HPV virüsü sebebiyle oluştuğunu vurgulayarak, Türkiye’de 2023 yılında 2 bin 150 kadında bu hastalığın teşhis edildiğini belirtti.

HPV virüsünün cinsel yolla bulaşan bir hastalığa neden olabilmesinin önemine dikkat çeken Doğan, bu virüsün sadece kozmetik bir sorun olmadığını, genital siğillerden rahim ağzı kanseri, penis kanseri, vulva kanseri gibi hayati risk taşıyan kanser türlerine yol açabileceğini ifade etti. Dünya genelinde yılda yaklaşık 650 bin kadının serviks kanserine yakalandığını ve Türkiye’de ise kadınlarda en sık görülen 10’uncu kanser türünün serviks kanseri olduğunu aktardı. 2023 verilerine göre 2 bin 150 civarında serviks kanseri olgusu tespit edildiğini belirtti.

Kötü huylu bir kanser olan rahim ağzı kanserinin ölümcül olabileceğini vurgulayan Doğan, bu hastalıktan korunmanın veya erken teşhisin aile sağlığı ya da KETEM birimlerinde yapılan smear testleri ile mümkün olduğunu söyledi.

‘HPV Aşısı Cinsel Yaşam Öncesi Uygulanmalı’

HPV virüsünün vücuda bulaştığında ciltte siğillere neden olduğunu belirten Doğan, kadınlarda rahim ağzında daha derin bölgelerde görülebildiği için erken teşhisin zor olabileceğini ifade etti. Koruyucu tedavinin önemine vurgu yaparak, HPV aşısının özellikle 9-26 yaş arası bireylerde etkili olduğunu ve 45 yaşına kadar uygulanabileceğini aktardı.

Cinsel yaşam öncesi yapılan HPV aşısının hastalıktan korunmada büyük başarı sağladığını belirten Doğan, hastalığın erken tespit edilmemesi durumunda serviks kanserine bağlı ölümlerin yaşanabileceğini hatırlattı. Aşıların önemine ek olarak, düzenli olarak KETEM’e başvurarak yapılan kontrollerin de büyük önem taşıdığını vurguladı.

Related Posts

O hastalıklara sahip kişilerde depresyon riski 2 kat daha fazla

Yeni yayımlanan geniş kapsamlı bir araştırma, otoimmün rahatsızlıkların sadece bedensel değil, aynı zamanda ruhsal sağlığı da ciddi şekilde etkileyebileceğini ortaya koydu.

Kalp krizi değil, ‘Kırık Kalp Sendromu’! Üzüntü, korku, kayıp tetikleyebiliyor!

Kalp krizine benzer belirtilerle ortaya çıkan bu durumun, çoğunlukla duygusal şoklara verilen biyolojik bir yanıt olarak geliştiğini dile getiren Uzman Klinik Psikolog Cumali Aydın, yoğun stres veya duygusal travmaların tetiklediği ve kalp krizine benzer belirtilerle ortaya çıkan ‘kırık kalp sendromu’ hakkında bilgi verdi.

Alzheimer’ın son perdesi: Hastalık evre evre nasıl ilerler?

Alzheimer’ın başlangıcı unutkanlık olabilir ama sonu çoğu zaman kendi adını, yüzünü, hayatını hatırlamamaktır. Bu bir bireysel çöküş değil, tüm ailenin sınavıdır. Erken evrede telefon kaybolur. Orta evrede evin yolu, geç evrede kaşık ne işe yarar o bile unutulur. Alzheimer, yalnızca bir hastalık değil, bakımda bir maratondur.

Kurban Bayramı’nda nasıl beslenmeli? Uzmanlardan kritik uyarılar

Atatürk Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Esen Taşğın, Kurban Bayramı’nda etin ve tatlının kontrollü tüketilmesi tavsiyesinde bulundu.

Uzmanı uyardı: Ekran bağımlılığı çocuklarda konuşma gecikmesine neden oluyor

Uzmanı uyardı: Ekran bağımlılığı çocuklarda konuşma gecikmesine neden oluyor

Sessizlik gözden kaçmasın: Çocuklarda konuşma gecikmesi sadece bir dil sorunu değil

Akıllı telefon ve tablet başında geçirilen uzun saatler, çocuklarda konuşma gecikmesine neden oluyor. Konuşma gecikmesinin etkilerinin sadece dil becerileriyle sınırlı kalmadığını, aynı zamanda beyin gelişimini de olumsuz etkileyebileceğini söyleyen Gelişimsel Pediatrist Uzm. Dr. Reyhan Tamer, kritik belirtileri ve ailelerin alması gereken önlemleri açıkladı.