CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, et fiyatlarındaki artışın iktidarın süreci yönetememesinden kaynaklandığını belirterek, “Hayvancılık yapan zarar ederek bu işten uzaklaşırken yemin sübvanse edilmesi sağlanmamış, sorun giderek derinleşmiştir. 50 kg süt yemi 600 TL’ye dayanmış, kimi ürünlerde de bu fiyatın üstüne çıkmıştır. Üç yılda üç katı aşan girdi artışı hayvancılık yapanın hayvanını satıp bu işten uzaklaşmasına neden olmuş ve bu durum sadece büyükbaş hayvan varlığında bir buçuk milyonu aşkın azalmaya yol açmıştır” dedi.
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, hayvancılığa verilen destekler ve et fiyatlarındaki artışla ilgili açıklama yaptı. Gürer, Et ve Süt Kurumu’nun piyasa dengeleme görevini yerine getiremediğini ve ithalatın da beklenen faydayı sağlamak yerine hayvancılıktan vazgeçenlerin sayısını artırdığını belirtti. Gürer, hayvancılık yapanın en azından kaba yemi olsun kendi üretmemesi halinde artan yem fiyatları ile hayvancılığı sürdürebilmesinin mevcut şartlarda giderek zorlaştığını, özellikle küçük aile tipi denilen 1-10 büyükbaş hayvanı olan ahırların boşaldığını ve bunun et, süt ve bunlardan mamül ürünlere olumsuz yansıdığını ifade etti.
Gürer, “Piyasada yükselen et fiyatlarını düşürme yönünde regülasyon görevini yerine getiremeyen ESK, geçtiğimiz yıllarda yerli üreticiye maliyetin altında kesim fiyatı belirleyip hayvancılık faaliyetlerini durağanlaşmasına neden olmuş, ardından da ithalata koşmuştur” dedi.
Ulusal Kırmızı Et Konseyi’nin haftalık periyotlar halinde kombinalar ve kesimhanelerden alınan yağsız dana kesim ve yağsız kuzu karkas fiyatlarına bakıldığında, 4 Ocak ile 22 Şubat tarihleri arasında dana karkas kesim fiyatının 45 TL, kuzu karkas kesim fiyatının ise 104 TL arttığını belirten Gürer, “Ortalama 50 günde karkas kesim fiyatına dana etinde 45 TL, kuzu etinde ise 104 TL zam geldi. Yani her gün dana eti ortalama 1 TL, kuzu eti ise 2 TL zamlanmaktadır. Üreticiden tüketiciye kadar olan tedarik zincirindeki tüm paydaşların girdi maliyetleri düşürülmediği sürece et fiyatlarının sorunun devam edeceği gözükmektedir” diye konuştu.
ÇÖZÜM İTHALATTA ARANIYOR
Gürer konuya ilişkin şunları söyledi:
“Et fiyatları son üç yılda uygulanan yanlış hayvancılık politikalarının yansımasıdır. Yem başta olmak üzere artan girdi maliyetleri nedeniyle zorlandığı için hayvanını satanın sorununa duyarsız kalan iktidar, kesimlik hayvan sorunu oluşunca fiyatlarda artış olacağını dahi öngörememiş ve et fiyatlarının düşük kaldığı dönemde bu durumun ilerleyen süreçte olumsuzluğa dönüşeceğini hesaplayamamıştır. Sürekli fiyat istikrarı sağlayacak planlamadan uzak ve çözümü ithal hayvan getirmek olarak gören anlayıştan dolayı et fiyatları kontrol altında tutulamamıştır.
Hayvancılık yapan zarar ederek bu işten uzaklaşırken yemin sübvanse edilmesi sağlanmamış, sorun giderek derinleşmiştir. 50 kg süt yemi 600 TL’ye dayanmış, kimi ürünlerde de bu fiyatın üstüne çıkmıştır. Üç yılda üç katı aşan girdi artışı hayvancılık yapanı hayvanını satıp bu işten uzaklaşmasına neden olmuş ve bu durum sadece büyükbaş hayvan varlığında bir buçuk milyonu aşkın azalmaya yol açmıştır. Yerli üreticinin desteklenmesinin öneminin hala kavranamayıp çözümü ithalatta arayanlar, et fiyatlarının bu kadar yükselmesinin başlıca sorumlularıdır. 2023 yılında 700 bin başa ulaşan hayvan ithal edilirken 2024 yılında da benzer sürecin devam edeceği görülüyor. İktidar 600 bin büyükbaş hayvan getirileceği açıklamış ve bu konuda birlikler eliyle çalışma yürütüldüğü duyurmuştu. Yılın ilk aylarında olmadı. Beklenen ithalat mart ayında olabilirliği belirtilirken ithalatın gecikeceği, haziran ayına kadar sarkacağı söylentileri dahi fiyatları olumsuz etkilemektedir. Bu yaşanan belirsizlik, karkas kesim fiyatlarının artmasına da neden olmaktadır.”